info@heal-all.com

Heal All Collective Newsletter İçin Üye Ol

Güncel makaleler ve etkinliklerden haberdar olmak için üye olun.

    Farkındalıkla Kahve İçme Rehberi

    D

    Dünyada, sudan sonra en çok tüketilen içecek olan kahve çoğumuzun gün içinde vazgeçilmezi.

    Peki her kahve kaliteli mi ? Kahveye kalitesini veren nedir ?

    Sekiz kez Nordic Roasters Competition şampiyonu ve Nordic Approach’un kurucu ortaklarından olan başarılı barista Tim Wendelboe, kahvenin niteliğini ağızda bıraktığı hisle değerlendiriyor. Ona göre, kahveyi yudumladıktan sonra ağızda güzel bir tat hissetmek kahveyi tercih edilebilir kılan önemli etkenlerden.

    Bazı kahveler ağızda yanık mısır veya deri tadı gibi ağır ve hoşlanmayacağımız tatlar bırakırken; bazıları meyve, sütlü çikolata veya fındık gibi daha hoşumuza giden tatlar bırakıyor. Dolayısıyla, önce kahvenin tadını ve aromasını ayırt etmekle başlamak gerekiyor.

    Tat, kültürden kültüre ve yetişme tarzımıza kadar hepimiz için değişen tanımlamaları içerebiliyor. Dünyada, birbirine tat olarak benzeyen ancak isimleri ülkeden ülkeye değişen pek çok meyve ve bitki var.

    Bu yüzden de Tim’in ilk önerisi, herkesin farklı tadım referansları olduğu için kahveyi en az bir kişi birlikte tatmak ve tat hakkında konuşmak. Özellikle farklı lezzet alışkanlıklarına ve farklı kültürel geçmişe sahip kişilerle kahve aromalarının çeşitliliğine ilişkin daha fazla tanımlama yapmak mümkün.

    Fakat bundan da önce, tatların farkını iyi anlamamız gerekiyor. Tim, burada temel tatlarla bir deneme yapmayı öneriyor.

    Tatlarla İlgili Küçük Bir Alıştırma

    Alıştırma için gerekenler; su, şeker, limon suyu ve portakal kabuğu.

    İlk aşama, küçük bir bardak suya biraz şeker ekleyerek tatlılığın tadına ve ağzımızdaki hissine bakmak. Sonrasında, gün içinde farklı bardaklarda limon ve su karışımının tadına bakarak asitli tadı fark etmek geliyor.

    Bu alıştırma özellikle kahvenin asiditesini anlamak için önemli. Asidite ve acılık hissi kahvede en çok karıştırılan hislerden. Tim, her kahvenin acı olduğunu ancak hafif kavrulan kahvelerin asiditelerinin, çok kavrulan kahvelerden daha yüksek olduğunu, bunun da tatta acı değil, baskınlık anlamına geleceğini söylüyor.

    Yani, hafif kavrulmuş kahvelerin asiditeleri daha yüksekken, çok kavrulmuş kahvelerin tatları daha acı oluyor. Tim, acılığın tadını anlamak için ise portakal kabuğu yenilmesini öneriyor.

    Kahvede Odaklanılması Gereken Asitlik, Acılık ve Tatlılık Hissi

    Tim Wendelboe, en iyi kahve tadımının birkaç kahveyi karşılaştırarak yapılacağını söylüyor. İlk adım kahveyi koklamak ve nelerin kokusunu aldığımızı ayırt etmeye çalışmak.

    İkinci adım kahveyi yudumladığınızda, kahvenin ağzınızda bıraktığı asitli, tatlı veya acı tadı farketmeye çalışmanız ve sizi ilk etkileyen tada odaklanmanız. Kahveyi acı bulduysanız bu koyu kavrulmuş bir kahve olabilir. Örneğin bir Robusta kahvesi yudumluyorsanız ağzınızda hem kavrulmadan, hem de kahvenin türünden kaynaklanan bir acılık hissedebilirsiniz. Eğer ağzınızdaki tat kolay kayboluyor ve dilinizde tada dair bir ağırlık hissetmiyorsanız, muhtemelen bu kahvenin tatlılığı ve asiditesi düşük ancak acılığı yüksek olabilir.

    Farkındalıkla Kahve İçmek için Üç Kahve Seçeneği

    Robusta ;

    Ağızda bıraktığı tat daha sulu, dokusuz ve acı olacaktır.

    Canyon ;

    Dokulu, pürüzsüz, yağlı ve daha hafif bir tat alabilirsiniz. Eğer farkındalıkla içilirse tatlılık oranının da yoğun olduğunu fark edilebilirsiniz.

    Cataui ;

    Cataui ; Kremsi bir doku ve hafif bir tat hissedebilirsiniz.

    Instagram Feed

    Bu hata mesajını yalnızca WordPress yöneticileri görebilir

    Hata: 2 kimliğine sahip hiçbir akış bulunamadı.

    Bir akış oluşturmak için lütfen Instagram Akışı ayarlar sayfasına gidin.